17 Şubat 2016 Çarşamba

Otomatik Portakal- [A Clockwork Orange]

    Anthony Burgess'ın filme de uyarlanan kült romanı. Şahsen ben, kitabının daha güzel olduğu kanaatindeyim. Çünkü
kitapta, filme nazaran daha ayrıntılı bir anlatım var. Yazar, kendine has bir üslup kullanıp, kitabın içine öyle çekiyor ki sizi, kitap okumayı seviyorsanız eğer, iki saate bitirebilirsiniz. 
    
    Stanley Kubrick'in, 1971 yılında filme uyarladığı kitap, daha çok başrol karakteri ile ünlenmiştir. Çünkü Başrol karakterinin film içerisindeki giyiminden tutun da, tavırlarına kadar bir özgünlük söz konusu. Başrol oyuncusu Malcolm McDowell, öyle bir oyunculuk performansı sergiliyor ki, role kendinizi kaptırmamanız söz konusu bile olamaz. 
   
    Ön bilgilerden sonra, ben asıl olarak kitap üzerine yoğunlaşmak istiyorum zira benim asıl ilgi alanım kitaplar. Sonraki yayınlarımda da kitaplar hakkında izlenimlerimi sizlere sunacağım zaten. 
  
    Otomatik Portakal'ın her şeyden önce adı bile ilginç. Yazılış hikayesi tümüyle ilginç. Yazarı, kötü hastalığa yakalandığını öğrendikten sonra, karısına güzel bir yaşam bırakabilmek için bir yıl içinde 5,5 roman yazıyor. Bunlardan biri de -bence en iyisi-  Otomatik Portakal. Sonra ne mi oluyor dersiniz? Yazar, aslında hasta olmadığını öğreniyor. Kitaplar ünleniyor, filme uyarlanıyor. Her şey bir anda olumlu manada tersine dönüyor. Kitabı benim gözümde asıl ilginç kılan şey bu. Bana kalırsa önce kitabını okuyup, sonra filmini izleyin. Aradaki farkı sizler de benim gördüğüm gibi göreceksiniz. Her zaman önceliğiniz kitap olsun. Bunu size Sinema öğrencisi olarak söylüyorum.

    Veshasıl makale: Kitap, kesinlikle tavsiye ettiğim kitaplar arasında yerini alıyor. Eğer kitap okumayı seviyorsanız ve farklı şeyler arıyorsanız, Anthony Burgess, kesinlikle size iyi gelecektir. 





Hiç yorum yok :

Yorum Gönder